16 Aralık 2015 Çarşamba

 
BUGÜN SİZE   KALICI MAKYAJ İLE İLGİLİ TÜM SORULARA CEVAP ALACAĞINIZ BİR YAZI HAZIRLADIM....
KALICI MAKYAJ HAKKINDA MERAK ETTİKLERİNİZ

1.Kalıcı makyaj telebi yazın hep artar. Nedeni gayet anlaşılır; bu mevsimi adeta ıslak geçiriyoruz. Hal böyleyken yüzümüzde makyaj tutmak adeta imkansız. Hadi dudağımızın rujunu her ortamda tazeleyebiliriz, yüzümüzü yıkadıktan sonra yeniden krem ve güneşten koruyucu sürebiliriz. Ama göz makyajını ne yapacağız? Ondan vaz mı geçeceğiz? Veya suya girdiğimizde makyajın akmasını, bulaşmasını göze mi alacağız? Water proof malzemeleri gün boyunca kullanmak kolay değil. Kalıcı makyajın tüm bu sorunlara karşın harika bir çözüm olduğuna kuşku yok.

Kalıcı makyaj nedir?
Kalıcı makyajın tıbbi adı ‘’intradermal-pigmentasyon’’ dur. Bir tür dövme uygulamasıdır ancak tekniği farklıdır. Her şeyden önce kullanılan iğneler çok incedir Dövme için mürekkep kullanılırken, kalıcı makyajda doğal maddelerden yapılan , pigment (renk hücreleri) enjeksiyonu yapılır.
2...Kalıcı makyajı tercih edenler
Kalıcı makyaj herkese uygulanabilir. Özellikle makyaj yapmaya vakit bulamayan aktif kadınlar, sporcular, sanatçılar, kontakt lens kullananlar ve hipermetrop gözlük taşımak zorunda olanlar, kalıcı makyaja daha fazla ihtiyaç duyarlar.

Örneğin sarışın ve beyaz tenli bir insanın kirpikleri, kaşları siliktir. Yüzdeki tüm renklerin birbirine yakın tonlarda olması ona soluk bir ifade verir. Bu solgunluğu yok etmek ve ifadeyi belirginleştirmek için, günlük yaşamda gözlere göz kalemi veya eye-liner, kaşlara hafif bir kaş kalemi ve dudaklara ince bir kontur çizilmesi gerekir. Ve tüm bunlar gün boyunca en az bir-iki kere tazelenir. Kalıcı makyaj bu uygulamaların dayanıklı bir hale getirilmesidir.

Kusurların düzeltilmesi ve kamuflaj
Öte yandan kirpik ve kaşları seyrek veya renksiz olanlar, düşük kaşlar, ince dudaklar, kaşlarında yara izi olanlar, doğuştan veya sonradan dudaklarında şekil veya renk sorunu olanlar oluşan insanlarda, kalıcı makyaj görünümü büyük ölçüde düzeltir. ‘’Kalıcılık’’ süresi:
Kalıcı makyajın ömrü genel olarak 1-5 yıl arasındadır.Ancak bu süre, kişinin cilt yapısına, yaşına ve yaşadığı çevreye göre değişir. Deri altına enjekte edilen renkli pigmentler, cilt yenilendikçe azalır, solar ve sonunda tükenir. Bu nedenle kalıcı makyaja belli aralıklarla rötuş yapılması gerekir.

Açık renkli ciltler, esmer ciltlerden daha hızlı yenilenir. Bunun doğal bir sonucu olarak, kalıcı makyaj daha kısa sürede azalır. Esmer ciltler bu açıdan daha şanslıdır. Yaş ilerledikçe cildin yenilenmesi yavaşladığından, kalıcı makyajın ömrü uzar




KALICI MAKYAJ YAPTIRMAK İSTİYORSANIZ
BU KONULARI DİKKATE ALMALISINIZ:

Acı verir mi ?
Esasında ciddi bir acıdan bahsedilemez. Hastalar acıdan çok makinenin titreşiminden tedirgin olurlar. Bu his özellikle eye-liner uygulamasında oluşur. Kaşlardaki uygulama sırasında hissedilen rahatsızlık, ancak cımbızla kaş alındığı zaman duyulan rahatsızlık kadardır.

Anestezi:
Kalıcı makyaj öncesinde, lokal anestezik bir kremle uyuşturma yapılır.
Rengin oturması:
Kalıcı makyajın cilt içinde tam olarak olgunlaşması iki hafta kadar sürer. İyileşme sürecinde, cilt üzerinde yeni bir deri tabakası oluşacağı için, özellikle dudaklarda renk solgun görünebilir. Bu geçici durum yanıltıcı olabilir ve hasta kalıcı makyajın başarılı olmadığını düşünebilir. Kaş ve eye liner uygulamasında ise tam tersi olabilir. Yani kalıcı makyajın yapıldığı ilk gün ve onu takip eden birkaç gün süreyle renk çok koyu görünür. Çünkü pigment cilt içinde okside olarak koyu bir renk alır. Bu da geçicidir. 15 gün ile 1 ay arasında bir süre içinde renk istenilen kıvama kavuşur.

Komplikasyon olasılığı:
Kalıcı makyaj steril şartlarda ve bilinçli bir şekilde yapıldığı takdirde hiçbir riski yoktur. Uygulama temiz ve iyi aydınlatılmış bir ortamda, steril iğneler ve pigmentlerle, deneyimli bir uzman tarafından yapılmalıdır.

Allerjik reaksiyon eğilimi olan ciltlere önce hekim tarafından test yapılmalıdır. Uçuk çıkarma ihtimali olan dudaklara, kalıcı makyaj yapılmadan 3gün önce, bir hazırlık tedavisi uygulanır.
Açık renkli, hassas veya kılcal damarları yüzeyde olan ciltlerde, hafif kanama görülebilir ama hemen geçer. Bu nedenle aspirin veya benzeri kanı sulandıran ilaçların, makyajdan birkaç gün önce kesilmesi gerekir.
Kızarıklık ve yanma:
Uygulamadan sonra; hafif bir yanma hissi, geçici bir kızarıklık veya hafif şişkinlik görülebilir. Bu tepkiler doğaldır. Buzla kompres yapılarak kısa sürede geçirilir.
Pigment kabukları:
Kalıcı makyaj uygulamasından sonraki bir- iki gün içinde, işlem yapılan bölgede pigment kabukları oluşur. Güneş, nem ve sudan korunmayı gerektiren en kritik dönem budur. Kabuklar oluşuncaya kadar dikkat gerekir. Ondan sonra pigment kabukları kalıcı makyajı ve deriyi nispeten korur. Kabuklar genellikle gözle fark edilmez ama elle hissedilebilir. Bu kabuklar ortalama bir hafta içinde kendi kendine dökülür. Elle kopartılırsa renk boşluklarına neden olur.
Su ile temas:
Kalıcı makyaj yapılan yerlere bir süre su değdirilmemesi gerekir. Bu süre cilt tipine bağlı olarak değişir. İki hafta kadar sauna, hamam gibi buharlı ortamlardan uzak durulur. Pigment kabukları oluşmadan önce suya girilirse mikrop kapma ihtimali olabilir. Daha sonra ise kabukların erken dökülmesi söz konusudur. Bu sağlığınıza zarar vermez ama yapılan makyajın kalitesini düşürür, renk boşluklarına neden olabilir.

Yağlar ve kremler:
Kalıcı makyaj uygulanan yerler kendi haline bırakılmalıdır. Bu bölgelere, kabuklar düşünceye kadar cilt yenileyici kremler ve tabii peeling gibi işlemler de yapılmaz.Yağlı kremler veya pomadlar makyajın normalden daha çabuk silinmesine neden olabilir.
Güneş ve solaryum:
Yanan cilt soyularak yenilenirse pigmentlerin kalıcılık süresi kısalır. Bu nedenle, kalıcı makyaj uygulanan bölgelere yüksek koruma faktörlü krem sürmeden, güneşe çıkılmamalı ve solaryum kullanılmamalıdır.


Doğrusu kalıcı makyaj biraz zahmetli bir iştir. Ama biraz özveride bulunulursa, nefis bir konfor sağlar. Birçok kusuru giderebildiği gibi, tatilde, suda, teknede, duşta, doğada hep bakımlısınız!
Kuşkusuz yazın yapılan kalıcı makyajların çoğuna sonra tekrar rötuş yapmak boşlukları yeniden doldurmak gerekiyor. 

10 Aralık 2015 Perşembe

DERMAPEN NEDİR VE NASIL UYGULANIR

     




               Bugün çokça sorulan sorular arasında olan bir konuya daha değinmek istiyorum.Yüzyılın                mücizesi olan çok eskilere dayanan bir işlemden bahsedeceğim.  



                                 DERMAPEN NEDİR..?

             Dermapen güvenilir cilt gençleştirme yöntemidir.Cildin değerli üst tabakası epidermise zarar vermeden, soymadan, tahriş etmeden cildi derinden etkileyerek tedavi etmek üzere kullanılan bir yöntemdir. Cildin güvelinir bir şekilde yenileme imkanı sunarken kişinin sosyal ve iş yaşamından uzak kalmasına da gerek kalmamaktadır.

      KULLANILDIĞI ALANLAR:
           Dermapen, cilt sıkılaştırma, ince çizgi ve kırışıklıkların tedavisi, ağız etrafındaki sigara çizgileri, genişlemiş gözeneklerin azaltılması, akne izleri, operasyon ve yanık skarlarının belirginliğinin azaltılması, gebelik çatlakları gibi pek çok dermotolojik sorunun tedavisinde kullanılabiliyor.

      İŞLEM NASIL UYGULANILIR?
             Uygulama öncesinde ciltteki makyaj artıkları temizleniyor ve cilt dezenfekte ediliyor. Dermapen uygulanacak bölgeye saf hyaluronik asid uygulanıyor. Dermapen cihazının cilde dik olarak hızla girip çıkan ultra ince mikro iğneleri (0,02 mm) sayesinde deri yüzeyinde mikroskobik kanallar açılması ile cildin iyileşme mekanizmaları tetikleniyor. Yaklaşık 30-40 dakika süren bu işlemde cildin sıkılığı, elastikiyeti için vazgeçilmez olan “kollajen” ve “elastin” sentezi sağlanıyor, kan dolaşımı artıyor. İşlemden sonra yatıştırıcı bir petid maskesi uygulanıyor.
4 hafta ara ile minimum 4 seans öneriliyor. uzman estetisyen tarafından uygun görülen sürelerde tekrarlanan uygulamalar yapılabilir.

         KİMLERE UYGULANABİLİR?
           Tüm deri tipleri için uygundur
Lazer ile cilt gençleştirme uygulanamayan koyu tenli hastalarda iyi bir alternatiftir.
Derinin en ince olduğu ve pek çok uygulamada çekinilen boyun, kol içleri gibi bölgelerde de uygulanabili

2016 YILINA MERHABA



                     
                                                                                                                                                                                                UZUN BİR ARADAN SONRA YENİDEN MERHABA





               Yeni yılın yaklaştığı şu günlerde bende yeniden sizlere önemli bilgiler paylaşmak için yazılarıma başladım.Sizin için en verimli bilgileri yeniden paylaşmak için buradayım,bugün sizleri cilt bakımları nasıl olmalı,neler yaptırılmalı,hangi işlemler nasıl uygulanıyor onlardan bahsedeceğim.


                               
CİLT BAKIMI NEDEN YAPTIRILMALIDIR?

Cilt bakımı her insanın yapması gereken bir bakımdır. Hem estetik hem de özellikle sağlık açısından çok önemlidir. Cilt temizliğine önem vermek cildimizin ileriki yaşlarda kırışmasını önemli ölçüde azaltacaktır. Çünkü cildimizi olumsuz etkileyen birçok faktör vardır.

Bunların başında makyaj, stres, sigara ultraviyole ışınları, dengesiz beslenme ve hava değişimleri gelmektedir. Tüm bu etkenler yaşımız genç olsa bile yüzümüzü solgun göstermesine neden olur. Sağlıklı cilt parlak ve canlı olur. Bu yüzden 20’li yaşlardan itibaren herkesin cildini temizlemesi ve gerekli bakımı yapması gerekir. Her insanın cildi aynı değildir. Bu yüzden ilk önce cilt analizi yaptırarak cilt tipinizi öğrenip ona göre uygun bir temizleme ürünleri almanız gerekir. Böylelikle cildinizin kuru, yağlı, ya da hassas olduğunu öğrenip bu şekilde doğru ürün kullanabilirsiniz. Uygun temizleme ürünlerini alıp hergün evde kendiniz yapabilirsiniz.

Bunun dışında tam bir cilt bakımı için ayda bir kere cilt bakım merkezine gidip genel bakım yaptırabilirsiniz. Bu bakım yaklaşık 2 saat sürmekte olup sırasıyla temizleme, tonik, peeling, buhar, maske, nemlendirme işlemleri uygulanır.

Ayrıca beslenmenize dikkat etmeniz gerekir. Sivilce genellikle çinko eksikliğinden dolayı çıkar. Kabak çekirdeği, badem, brokoli, yumurta ve peynirde bolca çinko bulunmaktadır. Ayrıca A, C ve E vitaminleri olan sebze ve meyveleri de bol miktarda tüketmek gerekir.  
AKNELİ CİLT UYGULAMASI
AKNE KÜRÜ
Akne yağ bezlerinin inflamatuar (iltihabı) hastalığıdır. Genelde 13-20 yaşlarında fark edilir. Erkek çocuklarında daha erken başlayıp, kızlara oranla 10 misli daha fazla görülebilir. Gelişme çağından itibaren muntazam olarak azalır. Genellikle ergenlik döneminde başlayan ve 30 yaşından sonra azalma eğilimi gösteren akne problemi; bazı kişilerde erişkinlik dönemine kadar devam edebildiği gibi bazen de "erişkin aknesi" olarak ilk kez erişkinlik döneminde de ortaya çıkabiliyor. En sık rastlanan deri problemlerinden olan akne (genel bilinen adıyla sivilce); yüzde veya sırtta ortaya çıkan siyah noktalar, beyaz noktalar, iltihaplı kızarık sivilceler ve bazen deri altında kistler şeklinde kendini gösteriyor.


Aknenin oluşum sebepleri nelerdir?
  • Yağ üretiminde artış,
  • Kanalların keratin (erime yeteneği olmayan protein) artıklarıyla dolması,
  • İltihaplanma,
  • Genetik faktörler,
  • Stres,
  • Adet dönemleri,
  • Yanlış kozmetik ürün kullanımı,
  • Hormonel bozukluklar,
  • Karaciğer bozuklukları
Akne kürü kaç seans uygulanır?
Kişiden değişmekle beraber ortalama haftada 1 kez olmak koşuluyla 8-10 seans yapılır. Akne kürü birkaç gün içinde sonuç vermez sabırlı olunması gerekmektedir. Normal kür seyrinde söylenilenlere sadık kalınmayarak, sıkma oynama koparma gibi işlemler deride iz bırakabiliyor ve normal bir akne kürü bu izleri yok etmede yeterli olamıyor. Kabin uygulamalarının yanı sıra kişi evde de söylenilenleri yani verilen ürünleri de eksiksiz ve zamanında uyguladığında sonuca daha çabuk yaklaşılıyor. Eğer bunlara rağmen sonuç alınamıyorsa mutlak bir doktora başvurmak gerekiyor.
GÖZ ÇEVRESİ BAKIMI
GÖZ ÇEVRESİ KÜRÜ

Güzelliğin en çarpıcı silahı olan gözler, yüzün en hassas bölgesi olduğu için erken yaşlarda kırışıklıklara davetiye çıkarıyor. Bu nedenle göz çevresine ekstra bir bakım gerekiyor. Gözler, ruhun ve sağlığın aynası ama aynı zamanda yüzün en nazik bölgesi. Çünkü göz çevresindeki deri yüzün diğer kısımlarından 7 kat daha ince. Dış etkenlere aşırı duyarlı ve kırışıklıklara açık bir yapısı olduğundan yüze uygulanan her türlü krem ya da maske göz çevresi derisine zarar veriyor. Bu bölgeye özel ürünlerin kullanılması gerekiyor.
Göz çevresi bakımı nasıl ve kaç seans uygulanır?
Göz çevresi bakımı; özellikle kırışıklık ve mor halkaların bulunduğu durumlarda yapılır. Kişinin yaşı değil cilt yaşını baz alarak uygulanır. Bununla ilgili olarak çeşitli maske ve kremlerle aynı zamanda çok özel bir teknikle uygulanır. Eye massager cihazı dediğimiz bu cihaz hem mor halkalar hem de kırışıklık bakımı yapmaktadır. Bu bakıma başlamadan önce göz çevresi uygun ürünle temizlenir ve serumu sürülerek işleme devam edilir. Kişinin problemine göre hafta 1 veya 10 günde 1 olmak koşuluyla 6-10 seans arası yapılmaktadır. Seanslar 30 dakika sürmektedir.

Göz çevresi bakımı uygulamasında kişi neler hisseder?
Eye massager cihazı ile yaptığımız bu bakımda kişi; öncelikle ilk 15 dakika hafif bir ısı, sonrasında ise masaj etkisi hissetmektedir. Bu uygulamadan sonra günlük hayata normal seyrinde devam edilebilmektedir.